Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi ve BM Sıfır Atık Yüksek Düzeyli Şahsiyetler Danışma Kurulu Başkanı Emine Erdoğan, BM 80. Genel Kurulu kapsamında New York’a gelen devlet ve hükümet başkanlarının eşlerini, himayesinde yürütülen “Anadoludakiler” projesi çerçevesinde Türkevi’nde düzenlenen “Anadoludakiler: Kapıların Ardındaki Hazineler”programında misafir etti.
Anadolu’nun binlerce yıllık birikimini yansıtan programa Kosova, Fiji, Litvanya, Gabon, Guatemala, Slovenya, Arnavutluk, Bahamalar, Gana, Kosta Rika, Lübnan, Özbekistan ve Azerbaycan’dan lider eşleri katıldı. Türk bakanlar, uluslararası kuruluş temsilcileri, yabancı bakanlar ile medya yöneticileri de davetliler arasındaydı.
Etkinlik kapsamında Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının öncülüğünde hazırlanan sergi gezildi. Geleneksel kumaşlardan el yapımı kilimlere, telkari ve kazaziyeden çini örneklerine, ceviz sandıklardan el dövmesi bakır kaplara kadar çok sayıda kültürel miras ürünü sergilendi. Lider eşleri, Tokat baskı tezgahında desen basıp bakır dövme atölyesinde motif işleyerek geleneksel sanatları deneyimledi. Dijital deneyim alanında ise ebru sanatını farklı renk ve desenlerle yeniden yorumladılar.
Programda konuşan Emine Erdoğan, Anadolu’nun kültürel ve manevi zenginliğine dikkat çekerek, “Dünyadaki her kültür, her dil, her din bir araya gelir, muhteşem bir insanlık şarkısına dönüşür. Fakat küreselleşme, yerel kültürleri tek sesli ve tek renkli bir hale getiriyor.” dedi. Dünyada 7 binden fazla dilin alarm verici hızda yok olduğunu, bunun kültürlerin ve düşünce biçimlerinin yok olması anlamına geldiğini vurguladı.
Gazze, Ukrayna, Suriye ve Yemen’deki savaşlarda kültürel mirasın yok edildiğine dikkat çeken Emine Erdoğan, İsrail’in Gazze’de yıktığı 146 tarihi eser, 114 cami ve arşivlerin insanlığın hafızasını silmeye yönelik bir “kültürel soykırım” örneği olduğunu belirtti. “İsrail’in, 1945’ten önceki Filistin’i hafızalarımızdan silmesine izin vermemeliyiz. Bombaların karşısında kalemle, tarihle, hafızayla direnmeliyiz.” ifadelerini kullandı.
Konuşmasının sonunda Gazze’de yaşanan insani dramı hatırlatan Emine Erdoğan, “Gazze’de çocuklar açlıktan uyanamayacakları uykulara dalıyor. İki senede 19 bine yakın çocuk öldü. Gazze, insanlığın vicdanının gömüldüğü bir mezarlığa dönüştü.” diyerek uluslararası topluma çağrıda bulundu.
Program sonunda davetlilere coğrafi işaretli Anadolu lezzetleri ikram edildi, canlı müzik eşliğinde geleneksel mutfak kültürü tanıtıldı. Emine Erdoğan ve bakanlar, lider eşlerine aşure de dağıttı.
“Anadoludakiler” projesi kapsamında yöresel ürünlerin katma değerli ve sürdürülebilir üretim zinciri içinde değerlendirilmesi amaçlanıyor. Üç ana kategoride sergilenen ürünler “Toprağın bereketi”, “Mutfağın birikimi” ve “Ellerin becerisi” başlıklarında sunuldu.
Emine Erdoğan, NSosyal hesabından yaptığı paylaşımda şunları kaydetti:
“Kapılar, bizler için yalnızca bir geçiş değil, aynı zamanda yeni başlangıçların, hikmetin ve paylaşımın simgesi. Biz de Anadolu’nun berekete, birikime ve beceriye açılan anlamlı kapılarından dünyaya dostluğu, işbirliğini ve insanlığın ortak mirasını sunuyoruz. Kadim kültürümüzün estetik anlayışını, sürdürülebilir üretim vizyonunu ve doğaya olan saygımızı küresel sahneye taşımanın gururunu yaşıyoruz. Diliyorum ki bu buluşma, kültürler arasında köprüler kurarak barışın, kardeşliğin ve insanlığın ortak geleceğinin güçlenmesine vesile olsun.”