ABD’nin eski Başkanı Donald Trump, 29 Ekim’de Savunma Bakanlığına (Pentagon) “derhal” nükleer silah testlerine başlanması talimatı verdiğini açıkladı. Trump, bu kararın gerekçesi olarak Rusya ve Çin’in artan silahlanma faaliyetlerini gösterdi.
ABD, resmi olarak son nükleer denemesini 1992 yılında, George H. W. Bush döneminde gerçekleştirmişti. Ancak Trump’ın açıklamasının kapsamı net değil. “Nükleer test” ifadesinin, patlayıcı nükleer silah denemelerini mi yoksa sadece nükleer başlık taşıyan füzelerin testlerini mi kapsadığı konusunda belirsizlik sürüyor.
ABD Stratejik Komutanlığına aday gösterilen Richard Correll, Trump’ın sözlerinin farklı şekillerde yorumlanabileceğini belirtirken, Demokrat Senatör Jacky Rosen ise patlayıcı nükleer testlerin yeniden başlatılmasına kesin bir şekilde karşı çıktı.
Uzmanlara göre, fiziksel nükleer denemelerin yeniden başlatılması yıllar sürebilir. Bunun nedeni olarak test sahalarının yeniden inşa edilmesi, teknik altyapının yetersizliği ve personel eksiklikleri gösteriliyor.
Bilim insanları, olası testlerin çevreye ve insan sağlığına ciddi zararlar verebileceğini vurguluyor. Radyasyonun en büyük etkisinin ise doğmamış çocuklar üzerinde olduğu belirtiliyor.
Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü (SIPRI) verilerine göre, 2024 itibarıyla dünyada yaklaşık 12 bin 121 nükleer savaş başlığı bulunuyor. En fazla başlığa sahip ülkeler Rusya (5.580) ve ABD (5.044) olurken, Çin, Fransa, İngiltere, Hindistan, Pakistan, İsrail ve Kuzey Kore de nükleer kapasiteye sahip ülkeler arasında yer alıyor.




