Gündem

Hindistan, ABD ile Gerilimi Dengelerken Çin’le İş Birliğini Artırıyor

Hindistan, ABD ile Rus petrolü ve ticaret tarifeleri konusunda yaşanan gerilimi “stratejik özerklik” yaklaşımıyla dengelemeye çalışıyor. Yeni Delhi yönetimi, aynı zamanda Çin ile ilişkilerde iş birliği adımlarını hızlandırarak çok yönlü diplomasi izliyor.

Ukrayna-Rusya Savaşı sonrasında Moskova’dan enerji alımlarını artıran Hindistan, ABD’nin baskılarına rağmen indirimli Rus petrolü ithalatını sürdürdü. Washington’un yüksek gümrük tarifeleri ikili ilişkilerde gerilimi tırmandırırken, Başbakan Narendra Modi’nin Çin ziyareti dikkat çekti.

ABD Enerji Enformasyon İdaresi (EIA) verilerine göre, savaş sonrası Rusya’nın toplam petrol ihracatında Avrupa’nın payı yüzde 11’e gerilerken, Asya ve Okyanusya ülkelerinin payı yüzde 81’e çıktı. Bu süreçte Hindistan’ın Rusya’dan aldığı petrolün toplam ithalat içindeki oranı savaş öncesi yüzde 1 seviyesindeyken, savaş sonrasında yüzde 36’ya yükseldi. Rusya’nın ham petrol ve kondensat ihracatı 2020-2024 yılları arasında günlük ortalama 5 milyon varil düzeyinde gerçekleşirken, 2025’in ilk yarısında bu miktar günlük 4,3 milyon varile indi.

Vergi adımı ilişkileri gerdi
ABD Başkanı Donald Trump, Rus petrolü alımını durdurmayan Hindistan’a karşı tekstil, mücevherat ve karides gibi ürünlere ağustos ayında yüzde 50 gümrük vergisi getirdi. ABD verilerine göre, iki ülkenin 2024 yılındaki mal ve hizmet ticareti 212,3 milyar dolar olurken, bunun 128,9 milyar dolarını mal ticareti oluşturdu. ABD’nin Hindistan’a ihracatı 41,5 milyar dolar, Hindistan’ın ABD’ye ihracatı ise 87,3 milyar dolar olarak kayda geçti. Yeni vergilerin Hindistan’ın ABD’ye ihracatında yüzde 40-43 düşüşe yol açacağı ve bunun 35-38 milyar dolarlık zarara karşılık geleceği öngörülüyor.

Navarro ve Trump’tan sert eleştiriler
Trump’ın kıdemli danışmanı Peter Navarro, Rusya’nın indirimli petrolünü alıp rafine ederek yeniden ihraç eden Hindistan’ın “Rus savaş makinesini beslediğini” öne sürdü. Trump ise sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada Hindistan’la ticari ilişkileri “tek taraflı felaket” olarak nitelendirdi.

Hindistan Petrol ve Doğal Gaz Bakanı Hardeep Singh Puri ise bu suçlamaları reddederek, ithalatın G-7 tavan fiyat mekanizmasıyla uyumlu olduğunu, küresel petrol piyasalarını istikrarlı hale getirdiğini savundu. Puri, “Gerçek şu ki dünyanın küresel petrol tedarikinin yaklaşık 10’unu sağlayan dünyanın ikinci petrol üreticisinin yerini tutabilecek hiç kimse yok.” ifadelerini kullandı.

Stratejik özerklik politikası
Yeni Delhi yönetimi, ABD’nin baskılarına karşı geri adım atmazken, bunu “stratejik özerklik” yaklaşımıyla gerekçelendiriyor. Bu çerçevede Modi’nin Çin ziyareti öne çıktı. Trump’ın defalarca aramasına rağmen telefona çıkmayan Modi, Çin’in Tiencin kentindeki Şanghay İşbirliği Teşkilatı Zirvesi’ne katıldı. Yedi yıl aradan sonra Çin’i ziyaret eden Modi, Devlet Başkanı Şi Cinping ile görüşmesinde iki ülkenin “rakip değil, ortak” olduğunu vurguladı. Ziyarette ulaştırma, sınır güvenliği, ticaret ve vize alanlarında çeşitli anlaşmalar imzalandı.

Rusya-Hindistan enerji hattı
Oslo Üniversitesi’nden Francesco Sassi, Hindistan’ın Rusya’dan ham petrol ithalatının 2025’in yaz aylarında günlük 2,1 milyon varille zirveye ulaştığını, ilk yarıda ise ortalama 1,8 milyon varil olduğunu belirtti. Sassi, bu verilerin Rusya’nın Hindistan için en önemli tedarikçi konumunu koruduğunu ve Yeni Delhi’nin ABD’nin taleplerine uymakta isteksiz davrandığını ortaya koyduğunu ifade etti.