Almanya'nın 10. Cumhurbaşkanı Christian Wulff, Düsseldorf’ta yaptığı konuşmada mevcut jeopolitik durumun Almanya ile Türkiye arasındaki iş birliği olanaklarını artırdığına dikkat çekti.

Türkiye’de 9 ayda 1 milyondan fazla araç üretildi
Türkiye’de 9 ayda 1 milyondan fazla araç üretildi
İçeriği Görüntüle

Wulff, dijitalleşme, savunma, silahlanma, enerji ve yenilenebilir enerji gibi alanlarda iki ülke arasında daha fazla ortak çalışma yapılması gerektiğini belirtti.

Almanya’da yaşayan Türk kökenlilere ve iki ülke arasındaki güvene vurgu yapan Wulff,
“Birçok jeopolitik belirsizlik karşısında özellikle Alman-Türk ilişkileri büyük potansiyeller sunuyor. Çünkü Almanya’da çok sayıda Türk kökenli vatandaş bulunuyor, çünkü iki taraf arasında güçlü bir güven var, çünkü Türkiye, Avrupa’ya çok yakın.” ifadelerini kullandı.

Türkiye ile tedarik zincirlerinde bir sorun yaşanmadığını vurgulayan Wulff,
“Türkiye’deki üreticiler kaliteyi zamanında teslim ediyor. İşbirliğinde çok güvenilirler. Bu da Alman şirketleri için, Almanya’da yatırım yapma konusunda Türk şirketleri için de fırsatlar sunuyor.” değerlendirmesinde bulundu.

Wulff, Almanya’daki Türk kökenlilerin ülke ekonomisine büyük katkı sağladığını belirterek,
“Almanya’daki Türk kökenli vatandaşların ekonomik mucizede, Almanya’nın ekonomi ülkesi olmasında çok büyük bir payı var.” dedi.

“Birbirimize güvendiğimiz için büyük fırsatlar görüyorum”

Türk kökenlilerin, Türkiye ile ilişkilerin gelişmesinde köprü rolü üstlenmesi gerektiğini vurgulayan Wulff,
“Neredeyse her Türk’ün Almanya’da olan veya bir dönem Almanya’da yaşayan bir aile üyesi var. Almanya ile Türkiye arasında başka hiçbir iki ülke arasında olmadığı kadar çok bağlantı bulunuyor. Bunlar ticarette, ekonomik ilişkilerde, projelerde ve yatırımlarda kullanılmalı.” ifadelerini kullandı.

“Birbirimize güvendiğimiz için burada çok büyük fırsatlar görüyorum.” diyen Wulff, vize politikasının iyileştirilmesi, Gümrük Birliği’nin modernleştirilmesi ve Türkiye ile Avrupa’nın daha fazla yakınlaşması gerektiğini söyledi.

Wulff, sözlerini şu şekilde tamamladı:
“Ancak gümrük politikasındaki yetki, Avrupa Birliği’ndedir. Bu, her zaman Brüksel üzerinden de gitmemiz gerektiği anlamına geliyor. Bunu sadece Almanya ile Türkiye arasında yapamayız. Yani Avrupa’da Türkiye yanlısı bir konumlanma sağlamalıyız ki, Fransa gibi başka ülkeler de Türkiye-Avrupa işbirliğinde hangi potansiyellerin bulunduğunu görsünler.”